Müteahhidin Taşınmazı Teslim Etmemesi
Müteahhitlerin
taşınmaz teslim tarihini geciktirmesi veya hiç teslim etmemesi hayatın olağan
akışında sıklıkla karşılaşabilen uyuşmazlıklardan biridir. Temelde bu durum iki
şekilde ortaya çıkmaktadır. Kat karşılığı inşaat sözleşmesi veya eser
sözleşmesi ile hukuki bir ilişki içine girmiş arsa sahiplerinin müteahhidin
sözleşmedeki yükümlülüklerine aykırı hareketi sonucu bu durum ortaya çıkabilir.
Diğer durum ise inşaat süreci devam ederken taşınmaz satış vaadi sözleşmesi ile
taşınmazı satın alan kişinin sözleşmeden beklediği faydaya ulaşamaması şeklinde
ortaya çıkabilmektedir. Bu yazımızda söz konusu durumlarda ne gibi aksiyonlar
alınabilir bunları temel olarak değerlendirmekteyiz.
Öncelikle
belirtmekte fayda var ki iş başlarken özellikle kat karşılığı inşaat
sözleşmeleri ve eser sözleşmeleri bakımından arsa sahibi ve müteahhit
arasındaki sözleşmenin detaylı şekilde ve mevzuatta sayılmış olan geçerlilik
şartlarına uygun olarak yapılması büyük önem arz etmektedir. Herhangi bir
hukuki uyuşmazlıkta sözleşme hükümlerinde belirtilen cezai şartlar veya her iki
taraf bakımından yerine getirilmesi beklenen yükümlülükler detaylı şekilde
düzenlenmelidir. Bu süreçte bir hukukçudan destek almanın faydası büyük
olacaktır.
Buna ek olarak
müteahhidin evi teslim etmesi ve tescil etmesi ayrı kavramlar olarak
değerlendirilebilir. Örnek olarak, sözleşmede belirtilen süre sonunda müteahhit
evi fiilen teslim etmiş olabilir ancak tapuda tescil işlemlerini yapmamış
olabilir. Bu durumda da müteahhit sözleşmesel edimini tam olarak yerine
getirmiş sayılmaz. Çünkü taşınmazlarda mülkiyet tapuya tescil ile geçebilir.
Ancak bu özel durumun aşağıda açıklandığı üzere yarattığı bazı sonuçlar
olmaktadır.
Müteahhidin Arsa
Sahibine Karşı Sözleşmesel Edimini Yerine Getirmemesi
Arsa sahibi ile
müteahhit arasında akdedilmiş olan eser sözleşmesinde veya kat karşılığı inşaat
sözleşmesinde taşınmazın teslim tarihi belirlenmiş olabilir. Tarih belirlenmesi
direkt olarak 09.02.2023 tarihinde teslim edilecektir şeklinde veya inşaata
başlanılmasından itibaren 20 ayda teslim edilecektir şeklinde olabilir. Bu tip
durumlarda kesin olarak belirlenmiş bir teslim tarihi bulunduğundan söz konusu
tarihte taşınmazların iskanı alınmış şekilde ve sözleşmedeki diğer şartlara (örn;
taşınmazın ince inşaatının özellikleri) uygun şekilde teslim edilmemiş olması
durumunda herhangi bir ihtara gerek olmaksızın müteahhit temerrüde düşmüş
olacaktır. Bu durumda arsa sahibinin sözleşmeden dönme hakkı bulunmaktadır.
Sözleşmeden dönmenin yanı sıra müteahhit aleyhine birtakım tazminat
yükümlülükleri doğmaktadır. Özellikle sözleşmeden dönülmesi nedeniyle arsa
sahibi için söz konusu olacak maddi zararların tazmini ve buna ek olarak
sözleşmede belirtilmişse müteahhidin ödemesi gereken cezai şart da gündeme
gelebilecektir.
Ancak aynı şekilde
arsa sahibi, müteahhidin temerrüde düştüğünü ispatlayamaz veya sözleşmeden
dönme hususunda haklı sebebini ortaya koyamazsa müteahhit lehine uğradığı
zararlar bakımından bir tazminat yükümlülüğü söz konusu olabilecektir. Bu
süreçte hukuki danışmanlık almak yüksek önem taşımaktadır.
Belirtmekte fayda var
ki sözleşmeden dönüldüğü esnada müteahhidin ediminin belli bir kısmını yerine
getirmiş olması muhtemeldir. Bu durumda müteahhidin de inşaatın tamamlanan
kısımları bakımından hakkaniyete uygun şekilde karşı edimleri elde etmesi
gerekecektir. Kısaca sözleşmeden dönülmesi o ana kadar arsa sahibinin de yerine
getirmekle mükellef olduğu karşı edimlerini yerine getirmesine engel değildir.
Eğer sözleşmede inşaatın tamamlanması bakımından net bir süre belirlenmemişse bu durumda somut olay bazında bir değerlendirme yapılacak ve söz konusu inşaatın bitirilmesi için makul bir süre takdir edilecektir. Buna ek olarak müteahhidin bir bildirimle temerrüde düşürülmesi gerekecektir. Söz konusu bildirimin yazılı olması ve noter kanalıyla bir ihtarname çekilerek yapılması ispat kolaylığı bakımından en uygunudur
Müteahhidin Taşınmazı
Ayıplı Teslim Etmesi
Müteahhit sözleşme
konusu inşaatı tamamlayıp taşınmazları teslim etmiş olabilir. Ancak söz konusu
taşınmazlar müteahhidin taahhüt ettiği özellikleri taşımıyor olabilir. Bu durumda
müteahhidin ayıplı ifası söz konusu olacaktır. Bu durumlarda kanımızca ilk
yapılması gereken derhal sulh hukuk mahkemesine başvurarak taşınmazdaki
ayıpların tespitini yaptırmak olmalıdır. Ayıpların tespiti bakımından eser
sözleşmesinde veya kat karşılığı inşaat sözleşmesinde taşınmazlarda olması
gereken özelliklerin detaylı belirlenmiş olması önem taşımaktadır. Çünkü
eksiklik veya yanlışlık olup olmadığının tespiti sözleşmedeki taahhütler
referans alınarak belirlenecektir.
Buna ek olarak
sözleşmelerde genellikle iskanın alınması ile müteahhidin sözleşmesel
yükümlülüğünün sona ermiş olacağı kararlaştırılmaktadır. Sözleşme konusu
taşınmazlarda iskanın alınamaması genellikle projeye aykırı olarak inşaatın
tamamlanması nedenine dayanmaktadır. Bu durumda da yine müteahhidin ayıplı
ifasından söz edilebilecektir. Özellikle projeye aykırı olarak yapının inşası
durumu eksik olarak taşınmazların teslim edilmesi ile örtüşmektedir. Nitekim
iskanın alınması yine müteahhidin sorumluluğundadır.
Bu tip durumlarda söz
konusu eksiklikler giderilmediğinden sözleşmenin genellikle karşı tarafı ola
narsa sahiplerinin sözleşmeden kaynaklı müteahhide karşı olan karşı edimlerini
yerine getirmekten kaçınma hakları bulunmaktadır. Bunun dışında dava açılarak
eksikliklerin müteahhide tamamlatılması ve sözleşmesel edimini yerine getirmeye
zorlanması amacıyla dava açılabilir.
Tüm bunlara ek
olarak yine müteahhidin sorumluluğunu tam olarak ve zamanında yerine
getirmemesinden kaynaklı olarak arsa sahiplerinin uğradığı başkaca zararlarının
tazmini amacıyla tazminat talep edilebilir.
UYARI
Web sitemizdeki tüm makale ve içeriklerin telif hakkı Av. Umut Şafak Toprak’a aittir. Tüm makaleler hak sahipliğinin tescili amacıyla elektronik imzalı zaman damgalıdır. Sitemizdeki makalelerin kopyalanarak veya özetlenerek izinsiz bir şekilde başka web sitelerinde yayınlanması halinde hukuki ve cezai işlem yapılacaktır. Avukat meslektaşların makale içeriklerini dava dilekçelerinde kullanması serbesttir.